3 Düka son yıllarda biraz daha endüstriyel futbola adapte olmasıyla birlikte, yaptıkları hamlelerle gerek sponsor gelirlerini gerekse maç günü gelirlerini artırarak önemli bütçelere ulaştılar.
80’li yıllarda 3 düka’nın Avrupa Kupalarındaki maçları esnasında spiker müsabaka öncesi ve alınan “şerefli mağlubiyetler” sonrası şu nakaratları dile getirirlerdi;
-Rakibin takım değeri 120 milyon dolar , bizim takımın değeri 20 milyon dolar.
Yıllarca bu teranelerle oyalandık durduk. Hedefler hedefleri kovaladı. Şu 3 dükanın son 15 yılda yabancı transferlerini “üstünkörü” hesapladım. Kabataslak 10 milyar dolara yakın para harcadıklarına dair kanaat uyandı bende.
Elde var Galatasaray’ın UEFA kupası.
Şu anda bakıyoruz 3 dükaya , her birinin takım değeri 100 milyon avro’nun üzerinde.Gelinen şu noktada ligimizde harcanan o büyük paralara rağmen dökülüyorlar. 130 milyon avro’luk takımlar 15 / 20 milyon avroluk toplama takımlar karşısında dökülüyorlar.
Başlarında Avrupa’nın en önemli kulüplerinde görev yapmış, birçok önemli kupalar kaldırmış teknik adamlar getirmelerine karşın dökülüyorlar.
Onca gelire , onca medya, sponsor,bürokrasi desteğine rağmen bir türlü Avrupa’nın hatırı sayılır kulüpleri arasına giremediler.
Son yıllarda girmek için canhıraş gayret içindeler.
Söylemler ;
Rakiplerimizin yabancı kontenjanı diye bir sorunları yok! Dediler. Getirip oynatıyorlar. Başarı da akabinde geliyor dediler. Yabancı kontenjanı 4 , 4+2 , 6 ardından 6+2 ye çıkardılar.
Şimdi takım kadrolarına bakıyoruz , takımın yarıdan fazlası yabancı kökenli. Kendi ülkelerinin takımlarından aldıkları ücretin 2 katına ülkemizde ücret alan futbolcuların insiyatifine bırakılmış 3 düka dökülüyor.
Burada 3 düka’nın yöneticilerinin temelde en büyük yanlışı, para ile başarıyı satın alabileceklerini düşünmelerinden ileri gelmekte. Görmekteyiz ki para ile sportif başarının satın alınması mümkün değil.
Hal böyle iken 3 düka haricindeki vezir ve piyon kulüpleri de transfer ettikleri 2. hatta 3. sınıf yabancı futbolcularla , maddi değeri botoks’la artırılmış ligimizin bir yerlerinden tutunup bir şeyler yapma gayreti içindeler ki bu da işin acı bir tarafı.
İşin daha acı tarafı da şu; Bank Asya’da kulüplerin ileri ucunda abudik gubidik yabancı isimler endam etmekte.
Para ile başarıyı satın almak imkansızdır.
Para ile sistemi satın almak , sistemi kurmak kalıcı ve düzenli başarının anahtarıdır.
Para isimleri satın alabilir.
Ama başarıyı asla.
Futbolu sevenler bu ilkenin idraki içinde.